YAŞAM

2 Arkadaşları Tutuklu Olan Boğaziçi Öğrencilerinden Flaş Açıklama!

Boğaziçi Üniversitesi’ne yapılan rektör atamasına karşı ülkenin belli başlı bölgelerinde yapılan eylemlerden sonra gözaltına alınan kişi sayısı 500’ü geçti. Gözaltına alınan kişilerden 2 kişinin tutukluluk hali devam ederken, Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri tutuklu olan arkadaşları için bir basın açıklaması yayımladı.

Boğaziçi Üniversitesi’ne 1 Ocak 2021’de Prof. Dr. Melih Bulu’nun atanmasının yankıları sürüyor. Boğaziçi Üniversitesi kampüsünden başlayan protesto eylemleri ülkenin çeşitli yerlerine de yayıldı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu katıldığı bir TV programında gözaltına alınanlar arasında terör örgütüyle bağlantılı öğrencilerin tespit edildiğini söyledi.

İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı ise yaptığı son açıklamada ülke çapındaki gözaltı sayısının 500’ü geçtiğini duyurdu. İstanbul’da gözaltına alınan 28 kişinin işlemlerinin devam ettiğini ifade eden Çataklı, ülke genelindeki 45 gözaltının 22’sinin terör örgütleriyle irtibatlı olduğunu açıkladı.

İsmail Çataklı’nın yaptığı açıklamadan sonra Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, ‘üniversite kampüsünde sergi düzenledikleri’ gerekçesiyle tutuklu olan 2 arkadaşları için bir basın açıklaması yayımladı.

Üniversite kampüsünde protesto kapsamında sergi düzenlediklerini ifade eden öğrenciler, söz konusu sergiden sonra Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturması ve tutuklamalarına konu olan eserin kasıtlı olarak yere serilip hakaret kastıyla üzerine basıldığı iddialarını yalanladı.

Terör örgütüyle bağlantılı olan kişilerin serbest bırakılıp, Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi olan arkadaşlarının tutukluluğuna tepki gösteren öğrencilerin yayımladığı basın açıklamasının tamamı şöyle;

1 Ocak 2020 tarihinde Boğaziçi Üniversitesi’ne Melih Bulu’nun atanmasına tepki olarak Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve öğretmenleri son 1 aydır her gün okulun içinde hiçbir şeye ve kişiye zarar vermeden farklı demokratik yollarla eylemlerini sürdürüyordu. Eğitim görevlileri her gün cübbelerini giyerek 30 dakika rektörlüğe sırtını dönüyor, öğrenciler ise müzikleriyle, danslarıyla, resim sergileriyle bu protestoyu barışçıl, sanatsal ve medeni bir şekilde yapıyordu. Melih Bulu da bu protestolara istinaden, eylemleri haklı ve üniversitenin bir kültürü olarak kabul ettiğine ve devam edilmesinde bir sıkıntı olmadığına dair açıklamalar yapıyordu.

Boğaziçi Üniversitesi’nde süregelen demokratik hak ve eylemlere yaratıcı şekilde destek olabilmek adına, geçtiğimiz hafta hiçbir kulüple bağlantısı olmayan 9 Boğaziçi’li öğrenciden oluşan BOUN Sergi Platformu, dijital bir resim sergisi düzenlemeye karar verdi. Yaptıkları duyuruda bu resim sergisine gönderilecek tüm görsellerin yayınlanacağını açıkladı. Ve amaçlarının seçki yapmadan sergiyi sanatçıların hizmetine açmak olduğunu da açıkça beyan etti. 

Bunun üzerine sergi için açılmış ortak e-mail adresine gelen bir kısmı anonim olmak üzere 150'den fazla sanatçının 400'den fazla eseri 3 gün boyunca, okulda belirlenen alanlarda sergilendi. 

Cumhuriyet Savcılığının soruşturmasına ve tutuklamalara konu olan eserin yere kasıtlı olarak serilip hakaret kastıyla üzerine basıldığı iddiaları da tamamen asılsızdır. Zira 400’ü aşkın eserin sergilenmekte olduğu alanda, lojistik yetersizliklerden dolayı birçok eser yere konulmak suretiyle sergilenmiştir. Alan yetersizliği sebebiyle yapılan sergileme şekli herhangi bir esere özel değildir.

Suç, kamuoyu tarafından sergiyle herhangi bir alakası olmamasına rağmen LGBT’ye atılmış, karalama kampanyası başlatılmıştır. Sonucunda da öğrenciler hedef gösterilmiştir. 
Bu sergiyi sadece ‘düzenledikleri’ için 5 öğrenci gözaltına alınmış, şu an 2 kişi tutuklu, 2 kişi ev hapsindedir, 1 kişi ise serbest bırakılmıştır.

Sergiyi düzenleyen öğrencilerin hiçbirinin dini değerleri aşağılama ve/veya halkı kin ve nefrete teşvik etme gibi bir amacı da bulunmamaktadır. Kaldı ki söz konusu serginin felsefesi ve doğuş amacı da her türlü ayrımcılığa karşı çıkmak ve bu ayrımcılığın önüne geçmektir.
Ayrıca şu anda tutuklu olan 2 öğrencinin herhangi bir örgütle bağlantıları yoktur.

Boğaziçi öğrencileri, usulsüz şekilde gözaltına alınan ve tutuklanan öğrencilerin serbest bırakılmasını ve Melih Bulu’nun bir açıklama yapmasını istemek için 1 Şubat tarihinde rektör kendileri ile konuşana kadar rektörlük binasının kapısında bekleme kararı almıştır. Ancak öğrencilerin okulun içinde eylem yapabileceğini ve güvende olduklarını söyleyen Melih Bulu odasından çıkmamış ve/veya herhangi bir açıklama yapmamıştır. Akşam saatlerinde ise okulu 400’ü aşkın polis basmıştır. Okul içinde bulunan tamamı Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi olan toplam 51 öğrencinin 30' u tutuklanmak, 12' si ev hapsi almak, 9' u da yurtdışı yasağı talebi ile mahkemeye sevk edilmiştir. 4 Şubat Perşembe sabaha karşı 51 öğrenci mahkeme tarafından serbest bırakılmıştır.

#SıraDoğuveSeloda
 

{ "vars": { "account": "G-Q6K1Q5TWQT" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }