3.5 yaşındaki torununa cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla hakkında soruşturma yürütülen Cafer Yılmaz'la ilgili dosyanın kendilerine ulaştığında ifadesinin olmadığını belirten kadın avukatlar, etkin soruşturma yürütülmediğini ifade etti.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmayla ilgili dosyanın kendilerine ulaştığını aktaran avukatlar, "Bebeğin dosyası Cerrahpaşa’da muayene edildiği süreçte bize geldi. Dosyayı inceleyince gördük ki savcı, karakola 5 maddelik talimat yazmış ancak sonuçları dahi takip edilmemiş. Üstelik aile içinden olan cinsel istismar failinin ifadesi 19 gündür dosyanın içinde yok!" dedi. 

AİLE CİNSEL İSTİSMARI FARK EDER ETMEZ ŞİKAYETÇİ OLDU

"Feminist Avukatlar" sosyal medya hesabı üzerinden CaferYılmazTutuklansın etiketiyle yapılan açıklamada şu bilgilere yer verdi: 

''Aile, 1 Haziran’da istismarı fark ederek 2 Haziran’da karakola giderek şikayetçi oluyor, nihayetinde dosya kapsamında annenin de bebeğin de ifadesi alınıyor. Ama bebek çok korkmuş olduğu için ne kendini ifade edebiliyor ne de muayeneye onay veriyor.

9 gün sonra bebeğin kanaması olunca aile çaresizce hastane hastane geziyor, istismar şüphesi var diye herkes birbirine gönderiyor. Nihayetinde Cerrahpaşa’ya götürülüyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Çocuk Cerrahisi, Adli Tıp ve Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi uzmanları muayene ediyor

DOSYADA CAFER YILMAZ'IN İFADESİ NEDEN YOK?

Kaynanasına "anne" demeyenler yandı Kaynanasına "anne" demeyenler yandı

Bebeğin dosyası Cerrahpaşa’da muayene edildiği süreçte bize geldi. Dosyayı inceleyince gördük ki savcı, karakola 5 maddelik talimat yazmış ancak sonuçları dahi takip edilmemiş. Üstelik aile içinden olan cinsel istismar failinin ifadesi 19 gündür dosyanın içinde yok!

''NE TANIK İFADESİ VAR NE DE CERRAHPAŞA'DAN ALINMASI GEREKEN RAPOR''

Ne tanıklar dinlenmiş ne de Cerrahpaşa’dan rapor gelmiş. Bu yüzden hem eksik delillerin toplanması hem de failin tutuklanması talepli dilekçe sunarak savcıyla konuşmak istedik. Çünkü yasa dışı bağlantıları da olan sanığın yurt dışına kaçma riski de bulunuyor.

Ancak savcının taleplerimize ilişkin verdiği ilk cevap “gidin işinizi emniyetle halledin, ben bir şey yapamam” oldu. Emniyetin 19 gündür bu dosyaya ilişkin işlemleri gereği gibi yerine getirmediğini, dosyada şüphelinin ifadesi dahil hiçbir şey bulunmadığını anlatmaya çalıştık.

Çocuk İzleme Merkezi’ndeki adli görüşmeci de Cerrahpaşa’daki hekimler de kuvvetli istismar şüphesi olduğunu belirtmişti. Ayrıca fail, daha önce cinsel istismar suçundan 4 yıl hapis cezası almıştı! Ancak savcı bu konuşma esnasında gitgide hiddetlendi.

"DELİL OLARAK PSİKOLOJİK MUAYENE YETERLİDİR"

Savcı ısrarla dosyada delil yok dese de bebek ifadesinde failden bahsettiği her an çekinmiş ve korkmuş, adli görüşmeciye de ön görüşmede istismarı anlatmış. Ama savcı bebeğin beden muayenesi olmadığı için faili gözaltına bile aldırmamış? Oysa psikolojik muayene de yeterlidir!

'Fail kendi kızlarına da yıllarca cinsel şiddet uygulayan biri, bu suçtan 4 yıl hapis cezası da almış ve şimdi torununu istismar etmiş, bu kişi sistematik cinsel şiddet faili' deyince savcı “çık dışarı” diye bağıra çağıra genç bir kadın olan meslektaşımızı odadan kovmuştur.

Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddet Soruşturma Bürosu’nda görevli savcının böyle bir dosyaya karşı bu tutumu mağdur vekilliği yapmakta olan bir kadını dahi tetiklerken, şiddete uğradığı için şikayette bulunan kadınların nasıl travmatize edildiğinden/edileceğinden endişe duyuyoruz.

Bu duruma karşı ses çıkarmak zorundayız çünkü bu cinsel istismarın faili hala rahatça dışarıda geziyor! Kardeşleri, akrabaları aileyi tehdit ediyor. Bunlar için uzaklaştırma kararı alsak da aile hem kendileri hem de bebeklerinin can güvenliğinden endişeli.''