Dizinin 12 Eylül Cuma akşamı yayınlanan 104. bölümünde, sezon finalinin üzerinden aylar geçmiş gibi görünen sahnelerde aile dinamikleri iyice karıştı. Mustafa’nın (Erkan Avcı) köşkü kana buladığı finalin yankıları sürerken, yeni sezonda Doğa ve Firaz’ın gizli aşkı, Nursema (Ceren Karakoç) ve Fatih’in (Doğukan Güngör) evliliğini salladı. Fragmanlarda ipucu verilen bu ilişki, bölüm içinde tam bir bomba gibi patladı: Doğa’ya gelen gizemli mesajlar ve Firaz’ın Nursema’yla ayrılık kararı, izleyicileri şoke etti. Bazı hayranlar “Bu kadar mı düştük?” diye isyan ederken, diğerleri senaristleri “gerçekçi” buldu. Ancak eleştirilerin odağında, dizinin milli değerleri zedelediği iddiası var.
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şikayetlerin titizlikle incelendiğini ve “gerekli işlemlerin ivedilikle yapılacağını” duyurdu. Şahin, 2025’i “Aile Yılı” ilan eden bir devletin, örf ve adetleri koruma yükümlülüğünü hatırlatarak, “Aile, milletin en sağlam dayanağıdır” vurgusu yaptı. Bu açıklama, dizinin yayından kalkacağı söylentilerini alevlendirdi. Sosyal medyada binlerce kullanıcı, “Kızılcık Şerbeti bitiyor mu?” diye sorgularken, bazıları senarist Merve Göntem’in “Çıplak” dizisiyle ilgili tartışmalı yorumlarını gündeme getirerek, “Bu zihniyet diziye de yansımış” dedi.
Türk toplumunun kadim örf, adet ve değerlerine karşı en ufak bir saldırı söz konusu değil!
Dizinin yapım şirketinin resmi açıklaması ise tartışmaları yatıştırmaya yönelik bir adım olarak dikkat çekti. Şirketin, X hesabı üzerinden paylaşılan metinde şu ifadeler yer aldı: “Yapımcısı olduğumuz ‘Kızılcık Şerbeti’ isimli dizi filmimize yönelik, kamuoyundan gelen tepkiler ve şikayetlere bağlı olarak RTÜK tarafından bir inceleme başlatıldığını üzülerek öğrenmiş bulunmaktayız. Öncelikle ‘Kızılcık Şerbeti’ dizimizde üç sezondur olduğu gibi bu sezon da hiçbir surette aile kurumuna ve Türk toplumunun kadim örf, adet ve değerlerine karşı en ufak bir saldırı, küçümseme veya aşağılama söz konusu olmadığını, olamayacağını açık ve net olarak bildirmek isteriz. Televizyon dizileri, sıradışı hikâyeleri ve yaşantıları senaryolaştırır. Bu yüzden dizilerde anlatılan olaylar ve karakterler fazlasıyla abartılı olabilir. Ancak bunu yaparken başta aile kurumu olmak üzere Türk toplumunun değerlerine karşı olan hassasiyetimizi her zaman göz önünde bulundurmaktayız. Gelen eleştirileri saygıyla karşılıyor, önümüzdeki dönemde de olumsuz tepkileri giderecek niyet ve iradeyi göstereceğiz. Kamuoyunun bilgisine saygılarımızla arz olunur.” Bu açıklama, dizinin geleceğine dair umut verse de, RTÜK’ün nihai kararını bekletiyor.
