Antalya'da özel bir şirkette çalışan Gülsüm Taç, 24 Mayıs günü işe gelmeyince meraklanan mesai arkadaşları, polise haber verdi. Kadının evine giden polis, kapı açılmayınca çilingir yardımıyla içeri girdiğinde, mutfakta kahvaltı masasındaki Taç'ın yaşamını yitirdiğini belirledi.
Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Kurumu morgunda yapılan ön otopside, Taç'ın vücudunda darp izi olmadığı, kesici ve ateşli silah yarası bulunmadığı, ölümünün kalp krizi olabileceği, ancak kesin ölüm nedeninin detaylı otopsiden sonra ortaya çıkacağı belirtildi. Ardından Taç'ın cenazesi yakınları tarafından alınarak toprağa verildi.
SANIK CEM YILMAZ, ÖNCE POLİSE HABER VERDİ SONRA GÜLSÜM TAÇ'I ÖLDÜRDÜM DEDİ
Resim öğretmeni Cem Yılmaz, olayın ortaya çıkmasında bir gün sonra polise gidip Gülsüm Taç ile ölmeden önceki gece birlikte olduklarını söyledi. Polis, Cem Yılmaz'ın ifadesini alıp serbest bıraktı. Cem Yılmaz, aradan geçen kısa sürede polisi tekrar arayarak Gülsüm Taç'ı kendisinin öldürdüğünü vicdan azabı çektiğini bildirdi.
Cem Yılmaz tutuklandı. Hakkında kasten adam öldürmekten müebbet hapis istendi. Cem Yılmaz, hapiste tutuklu kaldığı zaman içinde tekrar ifade değiştirip Gülsüm Taç'ın birlikte yaptıkları sırada öldüğünü iddia etti. Cem Yılmaz'ın hakkında düzenlenen iddianamede, sanık Yılmaz'ın başka bir kadınla arkadaş olması üzerine ikili arasında tartışmanın çıktığı, sanığın maktulü banyoda bornoz kuşağıyla boğarak öldürdüğü, banyodaki fondöten gibi makyaj malzemeleriyle boynundaki izleri kapattığı bildirildi.
ÖLDÜRÜP AĞZINA YEMEK TIKIŞTIRDI
Sanığın olaya şüpheli ölüm süsü vermek için kahvaltı masasına oturttuğu kadının ağzına çiğnediği yiyecekleri bıraktığı ve tüpün gazını açtığına dikkati çekilen iddianamede, Gülsüm T'nin bilgisayarını alarak Adana'ya dönen Yılmaz'ın vicdan azabı duyarak, intihar girişiminde bulunduğu, polisi arayarak cinayeti itiraf ettiği anlatıldı.
Yılmaz'ın ifadesinde, başka bir kadınla arkadaş olmasını Gülsüm Taç'ın kabul etmediğini, sürekli kendisine baskı yaptığı gerekçesiyle cinayeti gerçekleştirdiğini anlattığı belirtildi.
GÜLSÜM TAÇ'IN PORTRESİNİ ÇİZDİ
Resim öğretmeni Cem Yılmaz'ın, cinayetin ardından Gülsüm Taç'ın portresini çizdiği de ortaya çıktı. Yılmaz'ın, portreyi çerçeveletip evinin bir köşesine koyup, çiçeklerle süslediği, yanına da 'Gülsümüm mayam benim. Keşke beni aileme gönderseydin. Kocandan ayrılma sürecini uzatmasaydın. Yanına geliyorum, seni seviyorum' yazılı not bıraktığı belirlendi. Diğer yandan ikilinin, 4 yıl önce Amasya'da resim kursunda tanışıp arkadaşlık kurduğu, bir süre görüştükten sonra yollarını ayırdıkları, 1.5 yıl sonra yeniden görüşmeye başladıkları öğrenildi.
'CİNSEL İLİŞKİ SIRASINDA ÖLDÜ' İDDİASI
Sanık Cem Yılmaz mahkemeye sunduğu yazılı dilekçesini tekrar ettiğini ifade ederek, "Ben hayatımda ilk defa mahkemeye çıktığım için olayın etkisini de üzerimden atamamıştım. Birinci duruşmadan sonra daha rahat konuşabilmek için psikiyatriye gittim. İkinci duruşmaya onun önerisiyle çıktım. 3 haftadır da görüşüyorum. Psikiyatri yaşadığım olayın daha taze olduğunu ve yaşadıklarımın da normal olduğunu söyledi. Şu anda halen tedavi görüyorum. Gerçekten ortada ağır bir cinsel durum var. Ben ağır cinsel ilişkinin bilinmesini istemediğim için bugüne kadar anlatmadım. Mahkeme heyetinden, herkesten özür diliyorum. Gülsüm gerçekten zor bir insandı ama ben kesinlikle kendisini öldürmedim. Öyle bir teşebbüsüm de olmadı. Gülsüm cinsel ilişki sırasında öldü" diye konuştu.
Sanık avukatı ise Adli Tıp raporunda Gülsüm Taç'ın kanında yüzde 41 oranında etanol mevcut olduğunu belirterek, etanolün ani ölümlere sebebiyet verdiğini öne sürdü. Avukat, mahkemenin Adli Tıp'tan görüş sormasını da istedi.