Ağacın yaşken eğileceğini, çocukların ne öğrendiyse onu uygulayacağını açıkça söylemiş atalarımız bize. Bu sebeple de çocuklara gerçekleri, doğruyu olduğu gibi göstermek, onlara tüm insanların eşit olduğunu, kadın, erkek, siyah, beyaz, genç, yaşlı fark etmeden her birinin birer insan olduğunu çocukluğunda onlara öğretmeli, bir şekilde göstermeliyiz. Ülkemizin kadına şiddetini de ırkçılığını da çocukları eğiterek aşabiliriz. Kökenden başlamak gerek çünkü adım atmaya. Bu düşüncede olan Sophie Gourion, çift taraflı bir şekilde hazırlanmış olan ve iki ayrı hikaye içeren “Kızlar da Yapar Erkekler de Yapar ile birlikte bütün çocuklara hem özgürlüğü hem de klişe haline gelmiş durumları, cinsiyetçi kalıpları öğretmeye çalışmaktadır. Tüm çocuklara bunu aşılayarak muazzam bir gelecek vaat etmektedir.
Çift taraflı hazırlanmış olan Kızlar da Yapar Erkekler de Yapar hikayesi ile her ne kadar bir taraf kız bir taraf erkek de olsa hikayelerin her birinde tüm çocukların özümseyerek okumasını sağlamaktadır. Böylelikle çocuklara özgürlüğü de öğretmektedir ki ona sahip çıkılsın. Ancak bu şekilde bir kız çocuğunun baleye olduğu kadar futbola karşı da ilgili olabileceğini, bunun gayet normal bir durum olduğunu öğretirken, erkekler için de evciliği sevmenin aynı şey olduğunu göstermektedir. Aynı şekilde de erkeklere ağlamanın gayet normal olduğunu ve utanılacak hiçbir noktası olmadığını kızların ise uçaklara, kamyonlara ilgi duyabileceğini aşılamaktadır her iki hikayeyle.
Kızlar da Yapar Erkekler de Yapar hikayesi ile hayatta mutlu olabilmek için öncelikle kim olmak istediğinizi bilmeni gerekmeniz aşılanmaktadır. Hikaye sayesinde çocukların daha doğar doğmaz cinsiyetçi ön yargıları oluşması önlenecek ve okuyan çocuklara önemli duygular hissettirilecektir. Tüm renklerin tüm cinsiyetlerin tüm ırkların tüm oyunların ve mesleklerin cinsiyet gözetmeden herkesin olduğunu anlatan bir manifesto niteliğindedir yani özetle.