Evde her zaman olduğundan fazla kalıyoruz. Dışarı çıktığımızda da eldiven ve maske kullanmaktan dolayı güneşten gerektiği kadar yararlanamıyoruz. Bu olumsuz durumlara da koronavirüsün yarattığı panik havası de eklenince; egzama başta olmak üzere, çeşitli cilt hastalıklarının tetiklenmesi kaçınılmaz oluyor.
Bu olumsuz durumlarda bahsettik ama çaresini de vereceğiz. Aşağıdaki bilgileri okuyunca önemli koronavirüs nedeniyle tetiklenen 7 cilt sorununu ve alabileceğiniz önlemleri öğreneceksiniz.
EL EGZEMASI (KONTAKT İRRİTAN VE ALLERJİK DERMATİT)
Koronavirüsten önce ellerimizi ortalama 5-6 kez el yıkarken, bu günler de 15-20 kez yıkar olduk. Dezenfektan, su ve sabunun fazla kullanılması ciltte daha fazla tahriş yapıyor.
Bazı kişilerin özellikle lateks içeren eldivenlere karşı alerjisi olabiliyor. Alerjik bünyeli kişilerin eldiven içine ayrıca bez astar dikmeleri ya da içi pamuklu, dışı yıkanabilir eldiven tercih etmeleri cilt sağlıkları için önemli.
Ellerinizi zeytinyağlı, gliserinli el sabunlarıyla yıkamaya özen gösterin.
Ellerinize her su değdiğinde el kremi sürmeyi alışkanlık haline getirin.
Bulaşık yıkarken ve temizlik yaparken içi pamuklu eldiven giymeyi unutmayın.
Market gibi su ve sabunun olmadığı dış ortamlarda elleriniz dezenfektan veya kolonyayla temizledikten sonra el kremini tekrarlayın.
SEBOREİK EGZEMA
Soğuk hava, nem kaybı, maske kullanımındaki artış, rüzgar, sıcak suyla yapılan uzun süreli banyolar; yüz bölgemizde kızarıklık, kaşıntı ve pullanmayla karakterize; halk arasında yağ egzaması olarak bilinen ‘seboreik dermatit’ şikayetini artıyor. Bu tablo yüzün yanı sıra saçlı deride ve göğsün üst bölgesinde de çok sık ortaya çıkıyor.
Yüzünüzü cildinize uygun dermatolojik ürünlerle yıkayıp, hemen nemlendirin. Aşırı sıcak suyla yıkanmayın.
Aşırı acılı, baharatlı besinler ve sıcak içecekler tüketmeyin.
Dermatoloğunuzun önerdiği eczane ürünleri krem ve şampuanlarınıza devam edin.
Duştan önce saçlı derinize besleyici serum veya doğal zeytinyağıyla maske yapın ve 30 dakika sonra saçlarınızı yıkayın.
ATOPİK EGZAMA
Atopik egzama stresin yanı sıra sabunlar, deterjanlar ve cilde uygulanan parfüm ile kolonya gibi kimyasal maddelerle tetiklenen bir hastalık. Ciltte kuruluk, pullu yama tarzında lezyon ve yoğun kaşıntıyla seyrediyor. Vücudun farklı bölgelerinde ortaya çıkabilen atopik egzamada kaşıntı nedeniyle ciltte yaralar oluşabiliyor.
Ilık suyla duş almayı alışkanlık haline getirin.
Özel dermakozmetik banyo jelleriyle yıkanın ve sonrasında tüm vücudunuzu nemlendirin.
Hekiminizin önerdiği ilaçları uygulamaya devam edin. Kortizon içeren kremleri 10 günden fazla kullanmayın.
ROZASEA (GÜL HASTALIĞI)
Gerek stres, gerekse maske kullanımındaki artış, henüz ısınmayan soğuk havalar ve kuru ortamlar nedeniyle rozasea (gül hastalığı) yakınmalarında da artış görülüyor. İltihaplı kızarıklık, sivilce benzeri kabartılar, yüzeysel damar genişlemeleri ve yanma şikayetlerine yol açan rozasea hastalığı, genellikle yüzde ve burun çevresinde oluşsa da, vücudun diğer bölgelerinde de görülebildiğini belirtiyor.
Ilık suyla duş alın, ardından cildinizi nemlendirin.
Kafein ve sıcak su ciltteki kızarıklığı artırıyor. Bu nedenle sıcak çay ve kahve içmeyin.
Çikolata ve acı baharatlı besinlerden kaçının.
Evinizde de dahil olmak üzere, düzenli olarak güneş koruyucu krem kullanın.
AKNE
Stres, evde kalmaya bağlı olarak yeme alışkanlıklarında değişiklik ve maske kullanımı nedeniyle ciltteki yağ bezeleri daha fazla çalışıyor. Bunun sonucunda da en başta yüz bölgesi olmak üzere vücudun pek çok yerinde akneler ortaya çıkabiliyor.
Günlük hijyeninize dikkat edin, mümkünse her gün duş alın.
Akneli ciltlere özel temizleme jeliyle yüzünüzü günde 2 kez yıkayın.
Antibakteriyel krem ve jelleri yüzünüze günde 2 kez uygulayın.
Maske takılırken oluşan nem ve havasız ortam ciltte yağlanmayı artırıyor. Maske takıyorsanız, sık sık değiştirin.
Diyet çok önemli: Bol bol su içilmeli ve yağdan fakir beslenmelisiniz. Aşırı acılı ve baharatlı besinlerden kaçının, çikolata tüketimini de kısıtlayın.
VİTİLİGO VE SEDEF
Vitiligo ve sedef gibi birçok dermatolojik hastalık stresle tetiklenebiliyor. Güneşin insanı daha mutlu kılan bir özelliği olduğu kesin. “Dolayısıyla evde kaldığımız süreçte keyif aldığımız uğraşlarla zaman geçirmeli, bol bol su içmeli ve cildimizi düzenli nemlendirmeliyiz.
