Çağla Şıkel'den yıllar sonra gelen güzellik yarışması itirafı!
1997 yılında güzellik kraliçesi seçilene kadar kendisini hiç beğenmediğini söyleyen 42 yaşındaki manken ve sunucu Çağla Şıkel, "O kadar zayıftım ki lahana gibi kat kat giyinirdim. Kilolu görünmek için yapmadığım şey kalmamıştı” dedi.
İstanbul Devlet Konservatuvarı'nda bale eğitimi alan Çağla Şıkel'ın, 1997 yılında katıldığı Miss Turkey güzellik yarışmasıyla hayatı değişti. Modelliğin en şaşalı olduğu dönemde podyumlarda fırtına gibi esen Şıkel, ardından Fransa, ABD, Almanya, Çin, Rusya, Yunanistan, İsviçre ve Mısır'da defilelere çıktı.
Mankenlikteki başarısını oyunculuğa da taşıyan Şıkel, 'Cennet Mahallesi'ndeki rolüyle çok konuşuldu. Son yıllarda ekran yolculuğuna sunuculuk yaparak devam eden manken, gençlik yıllarına dair itiraflarda bulundu.
"ETRAFIMDA ÇOK GÜZEL KIZLAR VARDI"
Genç kızların örnek aldığı mankenlerin başında gelen Şıkel, kilo takıntısı olanlara nasihatlerde bulundu. Fazla kilolarını veremediği için yakınanlara bu durumu kafalarına takmamaları gerektiğini söyleyen manken, geçmiş yıllara döndü ve yaşadıklarını Günaydın'dan Merve Yurtyapan'a anlattı.
"Benim de kendimi beğenmediğim uzun bir zaman oldu. Hatta kendimi beğenmeye beğenmeye güzellik yarışmasına girdim. Güzellik dışında birtakım meziyetlerime güveniyordum. Güzellik yarışmasında neyin kriter olduğunu bile bilmiyordum. O yıllarda etrafımda çok güzel kızlar vardı ve ben güzel olduğumu düşünmüyordum."
"KENDİMİ BEĞENMİYORDUM"
Zayıflığına çareler bulmaya çalıştığını anlatan güzel manken, sözlerine şöyle devam etti:
"Bir parça daha kilolu görünmek için yapmadığım şey kalmamıştı. O kadar zayıftım ki kot pantolonlarımın içine tozluklar, ekstra pantolonlar giyiyordum. Kendimi beğenmiyordum ve sevmiyordum ama şimdi düşününce 'keşke o zamanın keyfini çıkarsaymışım' diyorum. Kilo vermek için havuç yiyen arkadaşlarımın yanında doyasıya tadını çıkartırdım..."
"40 YAŞINDA ÖZGÜVENLİ OLDUM"
"Asla bir daha o yaşına geri dönemeyeceksin. Şişmansan kendini kötü hissediyorsan 'şu anda ben ne yapabilirim?' diye kendine sormalısın. O anda sana kendini iyi hissettirecek bir şey varsa yap. Ama yapabileceğin bir şey yoksa tepinmeyi bırakman gerekiyor. Ben de böyle özgüvenli değildim ama 40 yaşından sonra oldum. Hiçbir şey için acele etmeyin."
Kendini keşfetme sürecinden bahseden Şıkel, "Kendini sevmeye kendini tanıyarak başlamalısın. Bence bu çok uzun bir yolculuk. Ben ne yansıtıyorsam etrafımdan onu alıyorum. Bazen tek başıma bir işe gidiyorum çok sıkılacağım diye düşünüyorum ama tam tersi o kadar eğleniyorum ki, 'ben ne kadar şanslıyım' diyorum. Halbuki bu benim yansıttığım enerjiyle ilgili" dedi.
"Spor yapmak çok önemli. Benim bu kadar özgüvenli olmamın yüzde 70'i spora bağlı. Kendimi güçsüz hissettiğimde, 'niye böyle tatsızım?' dediğimde spor yapıp sokakta Victoria's Secret defilesine çıkan kadınlar gibi yürüdüğümü, ayaklarım yere nasıl basa basa gittiğimi hatırlıyorum. Kendimi motive ediyorum."
"ANNE OLUNCA ÖZGÜVENİM DAHA DA ARTTI"
Emre Altuğ ile evliliğinden Kuzey ve Uzay adında iki oğlu olan Şıkel, tüm hayatının anne olduktan sonra değiştiğini de anlattı: Bu hayatta nasıl anne olduğumu gördüğümde kendime özgüvenim çok daha fazla arttı. Çok şükür babaları hayatta ama ayrıyız. Tek başıma evde iki çocuğa bakabilmenin, onları iyi yetiştirebilmenin gururu çok başka.