Sanırım albümü ilk ben dinledim, bomba gibi geliyorsun!

Bu albümle bütün planlarım, uykularım değişti. Bu şarkılar, bu albüm başkasının olsaydı gerçek anlamda kıskanırdım. “Böyle bir albümün karşısında duramam” diye düşünürdüm… Ki ben rekabeti severim aslında.

Tüm albüm Genco Ecer şarkılarından oluşuyor, neden?

Rap dünyasının akım yaratması popçuları yenilikçi olmaya itti. Herkes yeni bir şey arıyor. Ama yeniyi nasıl yapacağını da bilmek gerekiyor… Genco Ecer bu konuda çok başarılı. Tek bir şarkı için bir sanatçıyı 30 yıl seven, dinleyen insanlarımız var. Ben o sahiplenmeyi seviyorum. Bu neslin yerine gelen Z kuşağı ise onların tam zıttı. Beğenileri, talepleri, yaşam tarzları farklı. Ben müzik tarzımla tüm kuşakların beğenisini yakalamayı hedefliyorum.

İYİ BİR MÜZİSYEN ARARKEN İYİ BİR AŞK BULDUM

Hande Yener: Yeniden evlenmek çılgınlık olmaz, aptallık olur

Eski şarkılarını söylerken sıkılıyor musun?

20 yıllık anılarım var, dinleyicilerimin anıları var. Eski şarkılarım günümüze ışık tutmasaydı yeni şarkılarıma da belki bu kadar rağbet olmazdı. Zamansız şarkılar yapmak, zamansız pop ikonu olarak işaret edilmek benim için büyük onur.

Bu değişimin erkek arkadaşın Misha ile ilgisi var mı?

Dört yıl önce köklü bir değişim istiyordum. Yeni sound’lar arıyordum ama önce aranjör bulmam lazımdı. Tekrara düşmek istemiyordum. Böyle bir arayıştayken Misha’nın sound’larını duydum, “Allah beni duydu ve onu bana yolladı” dedim. İyi bir müzisyen ararken aynı zamanda iyi bir yol arkadaşı, iyi bir aşk buldum. İyi ki Misha!

20 yıllık bir kariyer yolculuğundan sonra artık daha mı olgunsun?

Ben olgunlaşamıyorum. Sana baktıklarında sen eğer iyi görünüyorsan, diri görünüyorsan, onlara ilham oluyorsan onlar da empati yapabiliyor. Bu bağla birlikte onların da başarılarıma ortak olması beni çok mutlu ediyor.

YILDIZ HARİTAMDA MEŞHUR OLACAĞIM YAZIYOR

Pişmanlıkların var mı?

Hiç yok. Kendi hayatımı kendim kurdum. Ben hiçbir zaman bir yapımcının yönlendirdiği bir solist olmadım. Kalıplara girmedim. Yönlendirilen paket şarkıcılardan olmadım. Kendi yolumu kendim çizdiğim için hatalarımı bile seviyorum.

Zaman zaman, “Kaderimde şöhret olmak varmış” diyor musun?

Yıldız haritama baktırdım. Astrologlar, “Sen zaten ne yaparsan yap en iyisi olacakmışsın, meşhur olacakmışsın” diyorlar bana. Ruhumda liderlik, işini tam yapma enerjisi ve hevesi var. Allah bana yeteneğimi vermiş; sesim için, kulağım için hep şükrederim.

Dışarıdan biraz marjinal görünüyorsun... Gerçekte nasılsın?

Yıllarca evimde mayoyla geziyorum sandılar... Ben içimdeki bütün çılgınlığı, fırtınayı zaten sahnemde ortaya koyuyorum. Eve geldiğimde, “Haydi eğlenmeye gidelim, şunu yapalım, bunu yapalım” demeye enerjim kalmıyor.

ÖNÜME DUVARLAR ÇEKİLİNCE EVDEN KAÇTIM

Ailen şarkıcı olmanı desteklemiş miydi?

Çocukken de okulda meşhurdum; boş ders var diyelim, herkes “Haydi Hande, bize şarkı söyle” derdi. Ama ben işi büyütmek isteyince, ailem “Kızım boş ver, sen oku, şarkıcı olma” demeye başladı. Net bir şekilde istemediler.

Sen ne yaptın?

Ben beş yaşından beri şarkıcı olacağıma emindim. Önüme duvarlar çekilince evden kaçmak zorunda kaldım. m O kadar yani... Ben bilinçli bir çocuktum Suna. Düşün, annem ablamı bana teslim ederdi çünkü bende yalan yok, netim. Aklım fikrim müzikte; annemi rahatsız edecek başka bir şey yok. Annemle anlaşamadığımız tek konu müziğe olan aşkımdı.

Çok zorluk yaşadın mı?

Galiba zarar görmemek için erkek çocuğu gibi bir kalkan yaratıyordum sahnede kendime. Ben sevenlerimle göz göze flört ederim ama duvarlarım vardır. Kariyerim çok keyifli geçti. Hep yukarıya doğru yükseldim. Hep alkışlandım.

Annen şimdi seni sahnede izlediğinde ne diyor?

Annem yıllarca çok geldi konserlerime, çok izledi. “Sen benim akıllı kızımsın” dedi hep. Ben evin daha az çılgın, daha sakin kızıydım. Ben de çılgın kararlar verdim ama çılgınlıklarımı dengede bırakıyordum her zaman.

Sahne benim kutsal alanım

Eskiden de sahnede mayo-bikini giyilirdi. Ama şimdi olay oluyor. Neden sence?

Evet yeni bir şey değil ki... Ajda Hanım da giydi, ben de giyiyorum. Konu bu değil bence. Duruşa bakıyor herkes. Bana da zamanında “Senin oğlun var, niye mayo giyiyorsun?” diyorlardı, gülüyordum.

Senin bir sınırın var mı?

Limitlerim var. Yapacağım şeyler var, yapmayacağım şeyler var. Sahne benim kutsal alanım. En özgür olduğum yer. Her zaman çılgın şovlar yaparım.

RAKAMLARA BAKTIĞINDA HERKES DÜNYA STAR’I AMA ORTADA YOKLAR

Bir ara popçular arasında sürekli bir kavga vardı. Sen de bundan payını aldın...

Siz sadece önde olanları görüyordunuz, bir de arkada olanları bilseniz... Özellikle kuyu kazmalar... Ciddi sataşmalar vardı ama bir yandan da bunların çok başarılı olduğum için yapıldığını biliyordum. Ben barlarda şarkı söyleyerek başladım şarkıcılığa. Profesyonel müzik camiasına girdiğimde bir şeyler değişecek sandım. Müzikten anlayan insanlar var zannettim. Sonra bir baktım, kimse hiçbir şey bilmiyor. Bunu görünce büyük hayal kırıklığı yaşadım. O yüzden yarışım hep kendimle oldu.

Şu milyonlarca dinlenme, tıklanma olaylarına ne diyorsun?

Rakamlara baktığında herkes dünya star’ı ama ortada yoklar. Fıkra burada bitti. Neredeler? Konserlere biz çıkıyoruz. Onlar konser yapmıyor ama en çok dinlenen onlar güya! Algı yaratmak işte bu...

GENÇLERDEN KİMSEYİ DİNLEMİYORUM

Artık ustalık dönemindesin... Genç nesilden dinlediğin şarkıcılar var mı?

Şu an için o enerjiyi gördüğüm biri yok. Şöhret ateşten bir gömlek; onu giymek, taşımak kolay değil. Kimse ilk günkü gibi, çıktığı gibi kalmıyor.

Sen de hatalar yaptın mı?

Benim çocuğum vardı; sorumluluklarım vardı. Hata yapma lüksüm olmadı bile. Annelik sorumluluğu beni hatalardan korudu her zaman. m Anne-oğul sahnede şahanesiniz... Genç yaşta anne olmanın şansını yaşıyorum. Müzikle ilgilenmesi, benimle aynı sahneyi paylaşması… Sahnede oğlumla göz göze geldiğimde kendimi, “Helal olsun bize!” derken buluyorum.

Misha hem hayat arkadaşın hem de birlikte müzik yapıyorsunuz...

Müzik sevmeyen zaten bizimle sıkılır. Biz müzik olmayan ortamlarda uzun süre takılamayız. Hayatımızı verdik bu işe. Kocaman bir tecrübeyi paylaşıyoruz. Bu tecrübenin içinde bir de sevgi olunca çok güzel hissettiriyor. m İleride bir çılgınlık yapıp tekrar evlenir misin? Bu çılgınlık olmaz, aptallık olur.

Hastalık sürecimi ailemden sakladım

‘TATİLE GİDİYORUM’ DEYİP HASTANEYE GİDİYORDUM

Ciddi bir rahatsızlık geçirdin. Kanser tedavisi gördün. O süreç senin için bir dönüm noktası mıydı?

Büyük şok yaşadım ben. Büyük travma atlattım. Aslında ölümle burun buruna gelmek büyük bir tecrübe oldu benim için. “Yaptığım hiçbir şeyden pişman değilim. Gidersem de gözüm arkada kalmaz” diye düşündüğüm anlar oldu.

Bunu öğrenince insanın bir ‘B planı’ oluyor mu?

Ben öleceğimi hiç düşünmedim. Yaşamıma sıkı sıkı bağlandım. Başta ailemden sakladım; hatta ablam ve oğlum, durumu ben iyileştikten sonra öğrendi. “Tatile gidiyorum” deyip hastaneye gidiyordum. Yanımda o sırada Misha ve Berksan vardı. Neyse… Geçti, gitti.

Can Tunaboylu’nun darp davasında ilginç gelişmeler Can Tunaboylu’nun darp davasında ilginç gelişmeler

KENDİMİ DİVA GİBİ HİSSEDİYORUM

Süperstar, kraliçe, prenses gibi tabirler kullanılıyor... Sen hangisisin?

Aslında hepsi tecrübeyle kazanılıyor. Sanırım sevenlerimi çok sahiplendiğim için ‘Kraliçe’yi çok yakıştırdılar uzun bir süre. Şu sıralar ‘Diva’ olarak görmeye başladılar. Ben de artık kendimi diva gibi hissediyorum.