Kış aylarının sıcak ve şifalı dostu ıhlamur havaların soğumaya başlaması ile birlikte hepimizin evlerinde deyim yerindeyse başköşeye kuruluyor. Avrupa’ya özgü yaklaşık 80 türden oluşan Tilia ailesine ait bir ağaç türü olan ıhlamur ülkemizde de yetişiyor ve bu ağacın şifalı olduğu ülkemizde de yüzlerce, hatta belki de binlerce yıldır biliniyor. Ihlamurun faydaları denilince akla her ne kadar soğuk algınlığı ve grip tedavisine destek olması gelse de aslında ıhlamurun faydaları bunlarla sınırlı değil.

Ihlamur çayı nasıl yapılır?

Ihlamur çayında en çok ıhlamur çiçekleri kullanılsa da ıhlamur yaprakları ve ıhlamur ağacının kabukları karıştırılarak yapılan çaylar da vardır. İlkbaharda çiçek açan ıhlamur ağaçlarının çiçekleri toplanır ve kış aylarında kullanmak için kurutulur, ıhlamur çayı böylece elde edilir. Ihlamur çayı demlemenin püf noktası ise ıhlamuru çık uzun kaynatmamaktır. Bir bardak kaynayan suya bir tutam kadar ıhlamur atılıp maksimum 2 dakika kaynattıktan sonra çayı 10 dakika demlendirip içmek en doğrusudur.

Ihlamur çayının faydaları

Ihlamurun en bilinen ve önemli faydası tabi ki soğuk algınlığı, grip ve öksürüğe iyi gelmesidir, ancak ıhlamurun faydaları bunlarla sınırlı değildir.

İltihapla mücadeleye yardım eder: Ihlamur çiçeğinde flavonidler olarak adlandırılan antioksidanlar vardır ve bu antioksidanlar serbest radikallerle mücadele ederler. Serbest radikalle vücutta oksidatif hasara, bunun neticesinde de iltihaba neden olabilirler. Dolayısıyla ıhlamur içerdiği yüksek miktarda antioksidanlar sayesinde iltihapla mücadelede etkilidir.

Ağrıyı azaltır: Tüm dünya gibi ülkemizde de milyonlarca insan kronik ağrılardan şikayetçi ve ıhlamur çayı yine içindeki antioksidanlar ile ağrıyı hafifletici etkiye sahiptir. Ihlamur artrit, romatizma gibi sorunlardan kaynaklanan ağrıların hafiflemesine yardım etmenin yanı sıra soğuk algınlı ve gripte yaşanan ağrıların da hafiflemesine yardım eder.

Stresi yenmenin yolları: Kendinizi rahatlatmanın yöntemlerini keşfedin! Stresi yenmenin yolları: Kendinizi rahatlatmanın yöntemlerini keşfedin!

İdrar söktürücü etkisi vardır: Ihlamurun faydaları arasında dikkat çekenlerden biri de diüretik yani idrar söktürücü etkisidir. Ihlamur ağacının iç kabuğu idrar söktürücü ve terleticidir. Zaten soğuk algınlığında ıhlamur içilmesinin en önemli sebeplerinden biri de terleterek ateşin hafiflemesini sağlamasıdır.

Kan basıncını düşürür: Ihlamur çayının içindeki rutosid, tilirosid ve klorojenik asit gibi maddelerin kan basıncını düşürücü etkisi vardır.

Rahatlatıcı etkisi vardır: Dostlarımızla ya da tek başımıza sıcak bir çay içmek herkes için rahatlatıcıdır, ancak ıhlamurun rahatlatıcı etkisi tabi ki bundan çok daha fazlasıdır. Araştırmalar ıhlamur özünün insan sinir sistemindeki uyarılabilirliği engelleyen bir kimyasal olan gaba-aminobütirik asidin aktivitesini taklit ettiğini göstermiştir. Bu da ıhlamurun rahatlatıcı bir etkiye sahip olmasını sağlar.

Uyumaya yardım eder: Yukarıda anlattığımız rahatlatıcı etkisi ıhlamurun aynı zamanda uyumaya da yardımcı olmasını sağlayan bir özelliktir. Uyumadan önce bir bardak ıhlamur çayı içmek gevşemeye böylece uykuya daha rahat dalmaya yardım eder.

Sindirim sistemini rahatlatır: Ihlamur sindirim sistemini rahatlatıcı etkisiyle de bilinir. Halk arasında mide ve bağırsak rahatsızlıkları için ıhlamur kullanımı yaygındır.

Hamilelerin içmesi önerilmiyor

Evet, ıhlamurun faydaları saymakla bitmiyor ancak bu şifalı bitkinin hamilelere etkileri konusunda kesin bilgiler olmadığı için hamile ve emziren kadınların ıhlamur çayı tüketmesi önerilmiyor. Ayrıca bir yaşından küçük bebeklerin ve alerjiye yatkın çocukların da ıhlamur tüketmesinin doğru olmadığı biliniyor.

Günde 2-4 gramdan fazlası tehlikeli olabilir

İdeal olan günde 2-4 gram arası ıhlamur tüketmektir, bu da ortalama günde üç bardak demektir. Ihlamurun yüksek miktarlarda ve uzun süreli kullanımı kalp hastalıkları açısından risk faktörü olabilir, bu sebeple dikkatli olmak gerekir. Yazımızı bitirirken ıhlamurun bazı ilaçlarla etkileşime girebileceğini, dolayısıyla ilaç kullananların ıhlamur tüketme konusunda hekimlerine danışmaları gerektiğinin de altını çizelim.

Editör: TE Bilişim