Rasim Öztekin'in ölümü ailesi ve sevenleri başta olmak üzere tiyatro dünyasını üzüntüye boğdu.
Öztekin ölmeden önce hayatta kendisini en çok üzen konunun 'Dümbüllü'nün Kavuğu'nun kendisinde çok kısa kalması' olarak açıklamıştı. Öztekin, "Kavuk bendeyken hiç alkış almadı. Tiyatro yapamayacaksam kavuğun bende kalmasının bir anlamı yoktu" demişti.
"KALBİM İZİN VERMEDİ"
Rasim Öztekin, Türk tiyatrosunun en önemli simgelerinden olan kavuğu, eylül ayında Şevket Çoruh'a devretmişti. Kavuğu aldıktan 3 ay sonra kalbi yüzünden sahnelerden uzak kaldığını ve en mağdur Kavuklu olduğunu söyleyen Öztekin, "Kalbim, Kavuk'lu olarak tiyatro yapmama izin vermedi" demişti.
Dün öğle saatlerinde evinde geçirdiği kalp krizi nedeniyle hastaneye kaldırılan ve durumu ağırlaştıktan sonra entübe edilen usta oyuncu Rasim Öztekin, hayatını kaybetti. Ailesini ve sevenlerini ölüm haberiyle yasa boğan usta oyuncu, geride başarılarla dolu bir sanat kariyeri bıraktı.
EN MAĞDUR KAVUKLU OLDUĞUNU SÖYLEMİŞTİ
Uzun zamandır yaşadığı kalp rahatsızlığı ve ritim bozukluğu nedeniyle sahnelere ara vermek zorunda kalan Rasim Öztekin, geçtiğimiz eylül ayında Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi'nde gerçekleştirilen törenle, güldürü geleneğinin nişanesi olarak kabul edilen ve Ferhan Şensoy'dan devraldığı Kel Hasan Efendi'nin kavuğunu oyuncu Şevket Çoruh'a devretmişti. Kavuğu aldıktan 3 ay sonra kalp rahatsızlığı nedeniyle sahnelerden uzak kaldığını ve bu nedenle en mağdur Kavuklu olduğunu dile getiren Öztekin, "Oynayamayacaksam kavuğun bende olmasının bir anlamı yoktu. Çünkü kavuklunun oynaması lazım onun için hemen devretmek istedim." şeklinde konuşmuştu.
"ŞEVKET ÇORUH'UN TİYATROYA KATKILARINI BEĞENİYORUM"
Usta oyuncu, kavuğu devredeceği ile ilgili açıklamasında şu ifadelere yer vermişti: "Kavuğu aldığım yaz, kalp yetersizliğinin yanına ciddi ritim problemleri de eklenince doktorum canlı performansı yasakladı. Kalbim, Kavuk'lu olarak tiyatro yapmama izin vermedi. Aslında bir bakıma kalp hastalığı nedeniyle çok sevdiğim tiyatrodan malulen emekli oldum. Projeyi, senaryosunu, çalışma koşullarını seçebildiğim, yorulduğumda dinlenebildiğim sinema ve dizi projelerinde yer alarak sanatın içinde bir şekilde var olarak moral buldum. Durum böyle iken, kavuğu çok bekletmeden bir tiyatrocu kardeşime devretmeye karar verdim.
Büyük özverilerle 'Baba Sahne'yi' kuran, zorlu koşullarda tiyatro yapmaya ve tiyatroyu yaşatmaya çalışan Şevket Çoruh'a Türk Tiyatrosu'na bugüne kadar yaptığı ve yapacağı katkılardan dolayı kavuğu devredeceğim. Tiyatroya gönül verenleri 20 Eylül'de Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesi'nde gerçekleştirilecek Kavuk Devir Teslim Töreni'ne bekliyoruz."
