Lenf kanseri sebebiyle geçtiğimiz haftalarda 10 yaşındaki oğlu Pars’ı kaybeden Ebru Şallı, Ayşe Arman’a konuştu. Hayatta hep güçlü durmaya çalıştığını, küçüklükten beri güçlü bir yapısının olduğunu dile getiren Şallı’nın, “Ama bu, başka bir şeymiş… Hiçbir acıya benzemiyormuş! Bitiyorsun! Üstelik daha çok başındayım her şeyin. Bugün 22. gün. Hayatta olmadığını, nefes almadığını, bana, ‘Güzel annem’ diyemeyeceğini, o tatlı gözleriyle derin derin bakamayacağını kabul edemiyorum. Ben Ponçik’le yaşıyorum hala…” şeklindeki ifadeleri büyük hüzne boğdu.

“ADINI GÖRDÜĞÜMDE İNANAMIYORUM…”

Mezar taşında 10 yaşındaki oğlu Pars’ın adını gördüğünde inanamadığını ifade eden acılı anne, “10 yaş nedir ki? Küçücüktü daha… Daha önünde yaşayacağı bir hayat vardı… Doyamadım oğluma… Hiçbirimiz doyamadık…” diyerek özlemini dile getirdi.

Sık sık oğlunun mezarını ziyaret ettiğini söyleyen Ebru Şallı, “Sık sık gidiyorum yanına. Sohbet ediyorum. Sanki beni duyuyor gibi geliyor. Allah’tan yemyeşil bir yer, kuşlar ötüyor filan, mezarlığın güzeli olmaz ama burası, küçük bir çocuğu korkutmayacak bir yer. Ponçiğimin enerjisi çok güzeldi, mezarlığının enerjisi de öyle. İşte orada dua ederken, ‘Evet ya, gitti!’ diyorum. Artık hastanede ve hayatta olmadığını ancak mezarlıktayken idrak edebiliyorum… Ama normal değil mi? Çok yeni daha. Kafam gidip geliyor. Durup dururken ağlamaya başlıyorum mesela. Kabullenme sürecindeyim belki de. Gerçi 2 yıldır acı çekiyordum. Yansıtmamaya çalışsam da gerçek bu…” şeklinde konuştu.

“HİÇ GİTMİYOR GÖZÜMÜN ÖNÜNDEN…”

Nevra Serezli: “Nerede o eski günler!” Nevra Serezli: “Nerede o eski günler!”

“Cansız bedenine son sarılışım. O melek yüzüyle huzur içinde uyurken ki hali, hiç gitmiyor gözümden önünden…” diyerek sözlerine devam eden Şallı, “Ben artık uyuyamıyorum, beynim uyumayı reddediyor. Vücudum yorgunluktan iflas edip uyumak istese de beyin direniyor, uyumuyor. İlaçla uyuyabilmek istiyorum ve dua ediyorum ‘N’olur oğlumu rüyamda görebileyim’ diye” ifadelerini kullandı.

MEZAR TAŞINA YAZDIRDIĞI NOT…

Şu anda oğlu Pars için ‘Üşüyor mu, aç mı?’ diye düşündüğünü söyleyen Şallı, sözlerine şöyle devam etti: “Tabii ki makul bir açıklaması yok ama, ‘Beni çok özler, o bensiz ne yapar ki?’ diyorum. Ben ilaçlarını filan verirken, gözlerimin içine bakardı, o kadar güvenirdi bana. Şimdi tabi düşünmeden edemiyorum: “Korkuyor mu? Üşüyor mu? Karanlıkta mı? Aydınlıkta mı? Nerede?” O yüzden, “Ponçik benimlesin!” yazdım o gün. “Nerede olduğunun hiçbir önemi yok. Annen seni bırakmayacak, hep yanında…”