"Bazı şeyler nasiptir, hiç ummadığınız yerlerden çıkar. Kişi kendisine olan inancını kaybetmemeli." diyerek hayatının Popstar yarışmasına doğru nasıl şekillendiğini açıklayan Bayhan, Armağan Çağlayan'a içinde tuttuğu her şeyi açıkladı.
Şarkıcı Bayhan Gürhan, Armağan Çağlayan’ın YouTube'ta yayınlanan 'Gör Beni' programına katıldı. Armağan Çağlayan'ın jürisinde yer aldığı 'Popstar' yarışmasıyla adını duyuran Bayhan, sokakta bulduğu eski televizyon ile hayatının nasıl değiştiğini anlattı.
"YARIŞMAYA SEYYAR SATICILIK YAPARKEN KATILDIM"
Popstar Bayhan Gürhan’ın, Armağan Çağlayan'a yaptığı açıklamalar şöyle:
"Yarışmaya katıldığım için hiç pişman olmadım. Ama keşke biraz daha tecrübeli olduktan sonra katılma şansım olsaydı. Popstar’da 23 yaşımdaydım. Son anda yetiştim Antalya’daki elemelere. İlk 50, devamında da ilk 12’ye kaldıktan sonra Antalya’ya geri geldim. Kaldığım evde sadece buzdolabı, iki tane kanepe vardı. Birinde arkadaşım, birinde ben kalıyorum. Bir tane de anteni olmayan radyo vardı. Evde televizyon yoktu. O zaman seyyar satıcılık yapıyordum. İlk 12'ye gelmeden önce de aşçılık mesaim başladı. Bakkala girdim ekmek almak için, televizyon vardı. Reklam dönüyor, ben ünlü olmuşum haberim yok.
"TELEVİZYONDA BAKKAL BENİ TANIDI 'BU SEN DEĞİL MİSİN?' DEDİ"
Bakkal ‘bu sen değil misin?’ dedi. ‘Aa benim’ dedim. Ünlü olduğumu bile çok sonradan öğrendim. Çok değişik bir duyguydu benim için. Orada bir hanımefendi kitap yazmıştı, benden imzamı istedi, çok değişik bir duyguydu.
13-14 yaşımdan beri şarkıcı olmaya çalışıyorum. Çocukluğumun bir kısmı Almanya’da geçti, Türkçe’yi sonradan öğrendim. Burada hiç kimsen kalmamıştı, beni büyüten babaannem de vefa etmişti. Evim yok, kimsem yoktu. Askerliğimi de yapmıştım, artık umudumu kesmiştim. Yurt dışına gitmeye karar vermiştim. 'Tersanede, lokantada çalışırım' diye düşünmüştüm. Kaldığım evde sadece radyo vardı, seyyar satıcılık yapıyordum. Biraz para biriktirip yurt dışına gidecektim.
"ESKİ TELEVİZYONU EVE GÖTÜRDÜM İKİ TOKAT ATTIM, AÇILDI"
İşe gidip gelirken kaldırıma birisi ahşap kafesli bir televizyon bırakmış. İki gün boyunca o televizyon orada durdu. Üçüncü gün yine orada olunca televizyonu aldım götürdüm. Sokağa atılmış bir televizyondu bir kilometre yürüdüm. Fişe taktım sadece ses vardı. Sonra sağdan soldan iki tokat attım televizyon açıldı. Sadece üç kanal çalışıyordu. Akşam çizgi film izliyordum, o bitince reklam girdi ve Popstar reklamı başladı. İlk Popstar'ı bu televizyonda gördüm. Üç gün boyunca hep Popstar reklamlarını bekledim, düşündüm. 'Pop' ve 'star', 'ben pop söylemiyorum, bu yüzden katılamam' dedim. Üç gün izledim sonra televizyon bozuldu.
"KAYAHAN'IN ŞARKISINI SÖYLEMEK İSTEDİM"
Radyo dinlemeye başladım. Kayahan’ın şarkısı çaldı ‘Bir Aşk Hikayesi’ şarkı bana çok güzel geldi ‘bu da pop, ben bunu söylersem katılırım’ diye düşündüm. O şarkıyı dinleyip yazdım. Antalya’ya gelene kadar ona çalıştım, elemelere de son anda katıldım. Koştura koştura gelmiştim.
"O TV OLMASAYDI HABERİM BİLE OLMAZDI"
O sokaktaki televizyon olmasaydı Popstar yarışmasından haberimin olması mümkün değildi. Gazetede görme olasılığım da yok. O günün şartlarından benim okuyacağım gazete bile bana pahalıydı. O dönemler sadece iş ilanlarına bakacak gazeteler alıyordum. " şeklinde konuştu.