Doğamızın İyilik Melekleri”nde insanlık tarihinde yaşanan en önemli şey sayılabilecek bir olgu ele alınıyor. Steven Pinker, uzun bir zaman diliminde bakıldığında şiddetin giderek azaldığını ve belki de bugün türümüzün en barışçıl dönemini yaşadığımızı düşünüyor. Pinker, Doğamızın İyilik Melekleri kitabı ile insanların farklı şekillerde ve zamanlarda zihinsel yetilerini etkileyen ve şiddetin azalmasına yol açtığı öne sürülen nedenleri saptamaya çalışıyor. 
 
“Okuduğum en ilham verici kitap.”
-Bill Gates

“Yirminci yüzyıl tarihin en kanlı dönemiydi” iddiası, ateizm, Darwin, devlet yönetimi, bilim, kapitalizm, komünizm, ilerleme ideali ve erkek cinsiyetin de aralarında bulunduğu pek çok şeytan itham edilirken başvurulan klişelerden biri. Peki ama bu doğru mu? Pinker tam tersini savunuyor. Avcı-toplayıcı toplumların, ilkel kabilelerin ya da “devletsiz toplulukların” insan öldürmeye daha az eğilimli oldukları şeklindeki klişe, pek çok istatistiksel veriyle çürütülüyor. Peki insanın doğası iyi mi kötü mü? Şiddetin kaynağı ekonomik eşitsizlik mi? Yoksulluk arttıkça insanlar şiddete daha mı eğilimli oluyorlar? Oysa 1960’larda şiddetin zirve yaptığı dönemde Batı toplumlarında eşitsizlik katsayısı hiç olmadığı kadar minimumdaydı. İçimizdeki kötülüğü açığa çıkaran eşitsiz toplum mu yoksa doğuştan mı kötüyüz? Hobbes ile Rousseau arasındaki yüzyıllardır süren bu tartışmayı Pinker bir üst boyuta taşıyarak, modern analizlerle aydınlatıyor. Hümanist devrimin insanı ehlileştirdiğini savunan Pinker, Aydınlanmanın insanın doğasının iyi tarafını nasıl ortaya çıkardığını göstererek, kimi Aydınlanma düşmanlarının saldırılarının geçersizliğini ispatlıyor.

“Olağanüstü önemli bir kitap.”
–The New York Times Book Review

 

Haldun Dormen'e sağlık engeli Haldun Dormen'e sağlık engeli
Editör: TE Bilişim