Hormonların bozulmasına hayatımızda bulunan birçok madde birçok besin neden olabilmektedir. Plastikler, flatlar, ev eşyaları, kişisel eşyalar vs. daha birçok ürün sayabilirim bu şekilde. Araştırmalar, bu maddelerin özellikle de kadınların üreme sistemlerine zararlı olabileceğini göstermektedir. Ayrıca bu maddeler, doğurganlığı azaltıyor ve ilerleyen süreçlerde de kısırlığa neden oluyor. Bu kimyasallara maruz kalmayı engellemek şu anki yaşantımızda zor çünkü kullandığımız her şeyde hemen hemen bu maddeler mevcut.
İdrar, Kan, Ter, Anne Sütü, Yumurtalık Sıvısı ve Menilerde Bulunuyor!
Ftalatlar, dayanıklı, hoş kokulu ve esnek olmalarını sağlayabilmek adına plastik, ilaç, temizlik ve kişisel bakım ürünleri, plastikler içesinde bulunmakta ve özellikle içlerine eklenmektedir. Ftalatlar, tüm bu ürünlerde partikül veya buhar olarak kolayca emilebilmekte, günümüzde de hemen hemen her insanın idrarında, üreme sıvılarında, kan, ter ve anne sütü gibi tüm vücut sıvılarında bulunmaktadır.
Yiyecek ve içeceklerin işleme, paketleme malzemelerinden içeri sızan ve ilaçların da çoğunda bulunan ftalatları her birimiz farkında olarak ya da olmayarak tüketiriz. Cildimiz de tüm bu bileşikler, bakım, güzellik ürünleri ya da temizlik ürünleri ile vücudumuza emer, hatta çıkan gazı dahi soluruz.
Doğurganlığı Bozuyor
Hayvanlar üzerinde yapılan tüm çalışmalar, ftalatların bütün hormonları bozabileceğini gösterdi. Bu bozulma sonucunda açığa çıkan kimyasalların da üreme organlarını değiştirdiği ve bu değişimin nesiller boyunca aktarıldığı görülmüştür. Tüm bilim çalışmaları, doğum öncesinde ftalat ve bu toksik maddelerin vücuda alınmasının jinekolojik rahatsızlıkların oluşmasına zemin hazırladığını göstermiştir. Bir de kadınların doğurganlığını bozan, azaltan kimyasallara karşı da duyarlılık oluşturduğuna dair bulgular ortaya koymuştur.
Ftalatlara Maruz Kalmayı Önlemek İçin İpuçları
Hayatımızın içerisinde bulunan çoğu besin, bakım malzemeler, güzellik ürünü gibi şeylerde bulunan ftalatlardan korunabilmemiz için hiçbir yol yok mu peki? Tabi ki var, bunun için her birimizin etiket okuyucusu olması gerekmektedir. Kokusu, parfümü olan bakım-güzellik ürünü satın almaktan kaçınarak, kuaförlere oje sürdürmeye giderken kendi kokusuz, aromasız ojelerinizi götürerek önlem almaya başlayabilirsiniz.
Gıda hazırlarken ve saklarken plastik kullanımından kaçınmalısınız:
PVC plastikler kullanılarak üretilen gıda kapları, vinil plastiklerden üretilen pişirme kapları, plastik gıda saklama kapları, plastik gıda ambalajları vs. her biri ftalat içermektedir. Sıcak yiyecekleri saklamak veya hazırlamak gibi bir eylem gerçekleştirecekseniz eğer cam, seramik ya da metal kullanmalısınız. Hatta en sağlıklı olansa cam saklama kaplardır. Plastik ambalaj kullanacaksanız eğer içine sıcak yiyecek koymayın, çünkü sıcak yiyecek koyduğunuz zaman çok daha tehlikeli olmaktadırlar. Mikrodalgaya da aynı şekilde koyacak olduğunuz bir kap varsa eğer bu cam ya da seramik olmalıdır.
Paket yiyecekleri azaltmalısınız:
Eğer eviniz dışında yani halk tabiriyle dışarıdan yiyecek olduğunuz yiyecekleri daha fazla tüketecek olursanız ftalatlara daha fazla maruz kalacaksınızdır.
Eviniz için doğal malzemeler seçmelisiniz:
Vinil malzemeler, evimizin, hayatımızın birçok yerinde sürekli kullanılmaktadır. Bunları azaltarak kendinize büyük iyilikler yapmış olacaksınız.
Kokulardan ve oda spreylerinden uzak durun:
Ftalatlar, kokuların kalıcı olmasını sağlayabilmek adına birçok madde içerisinde bulunmaktadır. Sonuç olarak da kokular, parfümler, kokulu losyonlar, sabun ve bunlar gibi ürünler ftalat içerebilmektedir. Bu sebeple de parfüm kullanımını minimuma indirin ve eğer mümkünse tamamen bırakın. Fişe takılan kokular ve oda kokuları da aynı derecede tehlikelidir. Evinizi ferahlatmak istiyorsanız eğer doğal kokulu mumlar, taze çiçekler kullanın ya da pencere açın; kimyasaldan uzak durun…