SAĞLIK

Pet şişe kullanımı ve kahve tüketimi kansere mi yol açıyor?

Pet şişeler, damacana suları, kahve-çay gerçekten zararlı mı? Doç. Dr. Ümit Koç, merak edilen tüm bu soruların yanıtlarını verdi.

Doç. Dr. Ümit Koç, mide kanseri ile ilgili doğru bilinen yanlışları anlattı.



ZARARLI DEMEK İÇİN 1 GÜNDE 60 DAMACANA İÇİLMELİ

Plastik ambalajlarda, pet şişelerde ve damacanalarda Bisfenol A (BPA) maddesi üretim aşamasında kullanılmaktadır. Bu madde insan ve hayvan deneylerinde gösterildiği üzere yüksek dozlarda hormonal etkilere neden olabilmektedir. Ancak bu etkisinin ortaya çıkması için çok yüksek dozlarda alınması gerekir. Bu nedenle özellikle yeni doğanlarda en kötü durum senaryosu göz önüne alınarak biberonlarda kullanımı yasaklanmıştır. Ancak Hacettepe Üniversitesi Gıda Araştırma Merkezi’nde polikarbonat damacana ambalajları ile ilgili yapılan araştırma sonuçlarına göre Bisfenol A (BPA) maddesi, tabiatta her yerde vardır. Bu maddenin insan sağlığına zarar veren hale gelebilmesi için damacanaların 35 derece sıcaklıkta 60 gün süreyle bekletilip, bir kişi tarafından günde en az 60 adet damacananın içilmesinin gerektiği belirtilmektedir. 

 

PET ŞİŞE KANSER YAPMAZ

Pet şişe üretiminde kullanılan bir diğer madde ağır metal olan antimondur. Bu madde pet şişelerdeki su içerisinde çözünebilmekte ve insan vücuduna geçebilmektedir. Antimon bileşikleri doğada da olan bir ağır metaldir. Yapılan çalışmalarda ısıya maruz kalmış pet şişe içerisindeki sudaki miktarı ısı ile artmaktadır. Ancak güvenli miktar olarak belirlenmiş sınırı geçememektedir. Şimdiye kadar yapılan çalışmalarda plastik şişeler içindeki suların insan sağlığına zararlı etkileri olduğunu gösteren etkili bir kanıt bulunamamıştır. Cam şişe, içindeki su ile etkileşimi en az olan bir maddedir. Ancak cam şişelerin dezenfeksiyonu daha zordur. Bu nedenle bakteriyel enfeksiyona yol açmamak için dikkatli bir biçimde kullanmadan önce dezenfekte edilmelidirler.



KAHVE KANSERE KARŞI KORUYUCU

Salamura gıdaları çok tüketmek de riski artırabilir. İnsan metabolizmasında hücrelerin oksijen kullanımı sırasında normal olarak aktif oksijen radikalleri dediğimiz moleküller oluşur. Bu moleküller antioksidan moleküller ile yok edilirler. Eğer yok edilemezlerse DNA yapısını bozarak kanser oluşumuna neden olabilirler. En güçlü antioksidan molekülller C ve E vitaminleridir. Antioksidanlar taze sebze ve meyvelerde, tahıllarda, baharatlarda ve çay, kahve gibi içeceklerde bol miktarda bulunur. Kahve günümüzde çokça tüketilen içerisinde başta kafein, antioksidanlar olmakla birlikte yaklaşık bine yakın aktif madde bulunan bir içecektir. Birçok şekilde hazırlama yöntemi bulunmakta ve her yöntemde içerisindeki maddelerin etkinliği değişmektedir. Bu nedenle araştırmalarda bir standardizasyon yapmak zor olduğundan farklı sonuçlar ortaya atılmıştır. Günümüzde yapılan çalışmalarda kahve tüketiminin kansere yol açtığını söylemek yanlıştır. Tam tersine kahvenin kanserden koruyucu olduğunu gösteren çalışmalar olsa da, bunun ne derece doğru olduğu ileride çalışmalarda ortaya çıkacaktır.

 

{ "vars": { "account": "G-Q6K1Q5TWQT" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }